Kahve Tahtını mı Kaybediyor? Matcha ile Tanışın
- Kader Gül Odabaş

- 29 Ağu
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 9 Eki

“Bir Toz Neden Bu Kadar Konuşuluyor?”
Kahve kupaları enerji içecekleri derken hızlı akan modern hayatımıza yeşil bir toz dahil oldu. Peki neden insanlar ellerinde çimen tadında (!) köpüklü bir kaseyle gezmeye başladı? Matcha, uzak doğuda özellikle Japonya’da yüzyıllardır tercih edilen bir içecek. Bugün ise sosyal medyada bir “it girl”, bilim içinse ciddi bir araştırma konusu.
Kahve hayranları hemen korkmasın: Matcha içince kahve sevgini kaybetmiyorsun. Bir kalp hem kahveyi hemde yeşili sevebilir, sadece paletinize yeni bir renk ekliyorsunuz.

Tozun Arkasındaki Bilim
Matcha, yeşil çayın “power-up” yapılmış hali. Normal çayda yaprakları demlerken matcha, yaprağı yutmanı sağlıyor. Hasat edilen çay yaprakları, oksidasyonu önlemek ve besin değerini korumak için buharlanıyor. Ardından hızlı soğutma ve kurutma ile “aracha” denilen ham çaya dönüşüyor. Bu ham çay, özenli işlemlerden geçip en sonunda influencerların ellerinde latteye dönüşüyor.
Tüm bu sürecin ardında gizli bir sır var: gölge te yetiştirme. Matcha yaprakları, hasattan yaklaşık 3-4 hafta önce gölge altına alınır. Bu süreçte bitki, güneş ışığından mahrum kalır. Böylece daha fazla klorofil üretmeye başlar. Bu doğal tepki, yapraklara o ünlü canlı yeşil rengi kazandırır. Ancak etkisi sadece görsel değildir; gölge altında yetişen bitkiler, aynı zamanda içlerindeki kimyasal süreçleri değiştirir. Bu özel yetiştirme yöntemi sayesinde matcha yaprakları, antioksidanlar, amino asitler ve diğer besin bileşenleri açısından çok daha zengin hale gelir.

İçeriğinde EGCG adında karizmatik bir
molekül var. Antioksidan gücü yüksek, yani hücrelerini korumaya çalışıyor. Antiviral ve antibakteriyel etkilerle bağışıklığı destekliyor, yaşlanma karşıtı potansiyeli var. Kanser tedavisinin yerini alması mümkün değil ama hastalık prognozunda olumlu etkiler gözlemlenmiş.
Kafein + L-theanine ikilisi. L-theanine, stresi azaltma, kaygıyı hafifletme ve odaklanmayı artırma gibi faydalar sağlıyor. Bu iki molekülün birlikteliği kahvenin sahip olduğu “kafein çarpması” yerine daha dengeli bir enerji sağlıyor.
Yani kahve gibi seni uzaya fırlatılmış bir roket etkisi yaratmıyor; daha çok uçağın yerden havalanıp bulutlarda narince süzülmesi gibi.
Ama iş burada bitmiyor. Matcha’nın bağırsak mikrobiyotasını da olumlu yönde etkileyebildiği gösterilmiş. Yani sadece beynine ve bağışıklığına değil, bağırsaklarında yaşayan minik canlı orduna da destek veriyor. Örneğin 2023’te yapılan insan çalışmasında; matcha içenlerde Coprococcus adlı yararlı bakteri artarken, Fusobacterium azalıyor; ayrıca 2024’te fare modelleriyle yapılan bir çalışmada matcha, bağırsak mikrobiyotasını ve bağırsak metabolitlerini olumlu yönde değiştirerek yüksek-yağlı diyete bağlı obezite belirtilerini hafifletiyor. Kısacası, daha iyi sindirim, daha dengeli bir bağışıklık sistemi ve hatta ruh haline bile katkı sağlayabilecek bir etki.

Kültürel Yolculuk: Zen’den Starbucks’a
Matcha, Japon çay seremonilerinin kalbinde. Akşam keyfi için demlenen ince belli bir bardak çay değil, bir zen hali…
Uzun süreli meditasyonlarda sakin bir uyanıklık için tercih edilen bu toz bugün, matcha latte şeklinde Starbucks bardaklarında dolaşıyor.
Düşünsene, samurayların zihinsel dinginlik ve konsantrasyon için içtiği şey, şimdi üzerine “extra vanilya şurubu” eklenerek servis ediliyor. Kültürel evrim dediğimiz şey tam olarak bu.

Ne Kadar Matcha Tüketilmeli?
Ortalama olarak bir çay kaşığı matcha tozu yaklaşık 3 kalori, 1 g protein, 1 g lif içeriyor ve eklenmiş şeker bulunmuyor. Bu yönüyle hafif ama besleyici bir içecek alternatifi sunuyor. Matcha’nın dikkat edilmesi gereken noktası ise kafein miktarı. Kalitesine bağlı olarak 1 gram matcha 19-44 mg kafein içeriyor. Genel kabul gören günlük güvenli kafein miktarı ise 400 mg. Bu nedenle, özel bir hassasiyetiniz yoksa günde 1-2 bardak matcha tüketmek güvenli ve yeterli olacaktır.
Aşırı matcha tüketimi bazı olumsuzluklara neden olabilir;
Baş ağrısı,
Uyku problemleri,
Bağırsak sorunları
Düşük kalite matcha tüketiminde ise yan etkiler daha ciddi olabilir; kas ağrıları, mide bulantısı, düzensiz kalp atışı gibi.

“Yeşil Bir Kase Farkındalık”
Kahve gibi seni hızla çarpıp sonra aniden bırakmıyor; daha çok sakin, istikrarlı bir enerji akışı sunuyor. O yüzden gün içinde iniş çıkışlar yerine daha dengeli bir tempo yakalamak isteyenler için güzel bir seçenek olabilir. Matcha sana sadece keyifli bir içim deneyimi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda bedenine ve zihnine ufak ama etkili bir destek de veriyor. Yine de unutmamak lazım: matcha bir “mucize iksir” ya da tüm dertleri çözecek altın tozu değil. Üzerine düşen spot ışıkları biraz fazla parlak olabilir. Gerçek değeri, abartılı beklentiler yaratmadan günlük yaşamına küçük bir denge ve farkındalık katabilmesinde yatıyor.
Kaynaklar ve Önerilen Okumalar :
How much caffeine is too much. U.S. Food and Drug Administration. https://www.fda.gov/consumers/consumer-updates/spilling-beans-how-much-caffeine-too-much. Accessed Oct. 28, 2024.
Juneja, L. R., Chu, D. C., Okubo, T., Nagato, Y., & Yokogoshi, H. (1999). L-theanine—a unique amino acid of green tea and its relaxation effect in humans. Trends in Food Science & Technology, 10(6-7), 199-204.
Kochman, J., Jakubczyk, K., Antoniewicz, J., Mruk, H., & Janda, K. (2020). Health benefits and chemical composition of matcha green tea: A review. Molecules, 26(1), 85.
Luo, Y., Wen, Y., Huang, J., Chen, B., Lv, S., Qiu, H., ... & Gu, C. (2024). Matcha alleviates obesity by modulating gut microbiota and its metabolites. Current Research in Food Science, 9, 100823.
Musial, C., Kuban-Jankowska, A., & Gorska-Ponikowska, M. (2020). Beneficial Properties of Green Tea Catechins. International journal of molecular sciences, 21(5), 1744. https://doi.org/10.3390/ijms21051744
Wang, Y., Yu, Y., Ding, L., Xu, P., & Zhou, J. (2022). Matcha green tea targets the gut–liver axis to alleviate obesity and metabolic disorders induced by a high-fat diet. Frontiers in Nutrition, 9, 931060.



Yorumlar