Bağışıklık Sistemi: Savaşmak Sanatı
- Kader Gül Odabaş

- 26 Eki
- 4 dakikada okunur

Bağışıklık sistemi çoğu zaman yalnızca zararlı istilacıları avlayan bir savunma ordusu gibi anlatılır, oysa asıl görevi bundan çok daha inceliklidir. Bu sistemin özü, vücudun kendi dokularına ve zararsız yabancılara karşı akıllıca bir hoşgörü geliştirmesidir. Yani bağışıklık sisteminin başarısı, sadece saldırı gücünde değil, gereksiz ya da zararlı tepkilerden ustaca kaçınmasında yatar. İşte bu yüzden bağışıklık toleransı, organizmanın kendi hücreleri ve zararsız çevresel uyaranlar karşısında gereksiz alarmı önleyerek fizyolojik dengeyi korur. Bu hassas dengeyi sağlayan başlıca hücreler düzenleyici T hücreleridir (Treg); adeta toleransın biyolojik mimarlarıdır. Treg hücreleri, otoantijenlere ve bağırsak mikrobiyotasına karşı aşırı bağışıklık tepkilerini bastırarak bağışıklık dengesinin korunmasına katkı sunar. Böylece bağışıklık sistemi, yalnızca saldırgan bir savunma hattı değil, seçici ve sürdürülebilir bir yanıt ustası olarak bedenin bütünlüğünü korur.
Bağışıklık Toleransı Nedir?
Bağışıklık toleransı, bağışıklık sisteminin “kendi” ile “yabancı”yı ayırt etme ustalığıdır. Bu denge bozulduğunda, sistem düşmanı değil, dostu hedef alır ve lupus, tip 1 diyabet, romatoid artrit gibi otoimmün hastalıklar ortaya çıkar. Yani bağışıklık toleransı, sadece bir “pasif sessizlik” değil, vücudun barış diplomasisidir.
Son yıllarda gerçekleştirilen araştırmalar, düzenleyici T hücrelerinin yalnızca otoimmün hastalıkları önlemedeki rolleriyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda bağışıklık sisteminin işleyişinde karşıt etkiler oluşturabildiğini göstermektedir. Özellikle Nature Reviews Immunology (2024) dergisinde yayımlanan çalışma, Treg hücrelerinin otoimmün yanıtları baskılayarak fayda sağladığını, ancak tümör mikroçevresinde immün yanıtı inhibe etmeleri sonucunda kanser hücrelerinin immün sistemden korunmasına da olanak verdiklerini ortaya koymaktadır. Bu bulgular, Treg hedefli tedavilerin geliştirilmesinde hem etik hem de biyolojik düzeyde karmaşık sorunların gündeme geldiğini göstermektedir; özellikle de savunma ile zarar arasında optimal dengenin nasıl sağlanacağı sorusu öne çıkmaktadır.
Cell Metabolism (2025) ise Treg fonksiyonunun sadece genetik kontrol altında olmadığını, hücre metabolizmasının da belirleyici olduğunu vurguluyor. Yağ asidi oksidasyonu ve mitokondriyal enerji üretimi, Treg’lerin baskılayıcı kapasitesiyle doğrudan ilişkili. Enerji dengesi bozulduğunda, bağışıklık sistemi kendi dokularına saldırabiliyor.
Son olarak Science Immunology (2024) çalışması, bağırsak mikrobiyotasının Treg’leri “eğiten” bir ekosistem olduğunu gösteriyor. Özellikle kısa zincirli yağ asitleri, Treg farklılaşmasını uyararak bağışıklık toleransını destekliyor.
Tüm bu bulgular, bağışıklık sisteminin siyah ile beyaz arasında değil, grinin sayısız tonunda çalışan karmaşık bir ağ olduğunu gösteriyor. Treg’lerin ne kadar aktif ya da baskılanmış olacağı ise yalnızca genlerimizin değil, beslenme alışkanlıklarımızın, mikrobiyotamızın ve hücresel enerji akışımızın ortak eseri.

Barışın Muhafızları
Bağışıklık toleransının en önemli aktörlerinden biri, düzenleyici T hücreleri (Regulatory T cells, Treg)’dir. Bu hücreler, bağışıklık sisteminin aşırı tepkilerini bastırarak inflamasyonu kontrol altında tutar. FoxP3 adı verilen bir transkripsiyon faktörüyle tanınırlar, adeta bu hücrelerin “kimlik kartıdır”.
Treg’ler olmadan bağışıklık sistemi kısa sürede kendi kendini tahrip eder. Farelerde FoxP3 geninin silinmesi, ölümcül otoimmün sendromlara yol açar. İnsanlarda da bu genin mutasyonu, IPEX sendromu olarak bilinen ağır bağışıklık bozukluğuna neden olur. Yani Treg’ler yalnızca düzenleyici değil, yaşamın sürdürülebilmesi için zorunlu hücrelerdir.
Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, Treg’lerin “her zaman iyi” olmadığını gösteriyor. Nature Reviews Immunology (2024) ve Cell Metabolism (2025) makaleleri, Treg hücrelerinin ortama göre rol değiştirebildiğini ortaya koydu. Otoimmün hastalıklarda baskılayıcı güçleri yetersiz kalırken, kanser dokularında aşırı aktif hale gelerek tümörleri koruyabiliyorlar. Tümör mikroçevresinde Treg birikimi, bağışıklık hücrelerinin kanser hücrelerine saldırmasını engelliyor. Bu nedenle günümüzde birçok kanser immünoterapisi, Treg aktivitesini hedef alıyor. Ancak burada paradoksal bir incelik vardır: Treg’ler fazla aktif olursa savunma zayıflar; yetersiz kalırlarsa otoimmünite gelişir. Yani bağışıklık sistemi bir “yaşam ve ölüm dengesi”ni, mikroskobik bir terazide taşır. Treg hücrelerinin davranışını belirleyen sadece genetik sinyaller değil; enerji metabolizması da kritik bir rol oynuyor. Treg’ler enerjilerini büyük ölçüde yağ asidi oksidasyonu ve mitokondriyal fonksiyonlardan sağlar. Bu sistem bozulduğunda hücre baskılayıcı özelliğini kaybeder, inflamasyon artar. Cell Metabolism (2025) bu bağlantıyı “metabolik bağışıklık” kavramıyla tanımlıyor: Bağışıklık dengesi, hücrelerin enerji kaynağına kadar uzanıyor.

Bağırsak Mikrobiyotası: Gizli Müttefik
Bağışıklık toleransını yalnızca bağışıklık hücreleri değil, bağırsak mikrobiyotası da şekillendirir. Science Immunology (2024) çalışması, bazı bakterilerin ürettiği kısa zincirli yağ asitlerinin Treg hücrelerini aktive ettiğini gösteriyor. Yani mikrobiyota, bağışıklık sistemine “sakin ol” mesajı gönderiyor. Bu ilişki bozulduğunda örneğin antibiyotik kullanımı veya kötü beslenmeyle tolerans kırılabiliyor. Bağırsaklarımız aslında bağışıklık sisteminin diplomatik üssü gibi çalışıyor.
Saldırmamak da Bir Eylemdir
Bağışıklık toleransı, yalnızca biyolojik bir kavram değil, aynı zamanda düşünsel bir metafordur. Bir hücre bile “ben” ile “öteki”yi ayırt etmeyi öğrenmek zorundaysa, belki insan zihni de benzer bir dengeyi arıyordur. Kendini korurken aşırıya kaçmak, bedende otoimmüniteye, toplumda ise kutuplaşmaya yol açar. Treg hücreleri bize şunu hatırlatır: gerçek güç, saldırmakta değil, denge kurabilmektedir.
Bağışıklık toleransı, pasif bir teslimiyet değil; karmaşık bir stratejidir. Treg hücreleri sayesinde beden, hem kendini savunur hem de kendine zarar vermez. Bilim ilerledikçe, bağışıklık sisteminin bu incelikli mimarisini daha iyi anlıyoruz ve bu sayede, insan ilişkilerinde bile “toleransın” biyolojik bir bilgelik olduğunu fark ediyoruz. Belki de bağışıklık sistemimiz bize sessizce şunu öğretiyor: gerçekten güçlü olmak, her savaşı kazanmaktan değil, bazen savaşmamayı bilmekten geçer. Peki sen, nerede ‘saldırmak’ yerine ‘tolerans’ göstermeyi öğrenebilirsin?
Kaynaklar ve Önerilen Okumalar
Belkaid, Y., & Hand, T. W. (2014). Role of the microbiota in immunity and inflammation. Cell, 157(1), 121–141.
Contreras-Castillo E. Stability and plasticity of regulatory T cells in health and disease. Journal of Leukocyte Biology.
Ge J. Regulatory T cells: masterminds of immune equilibrium and future therapeutic innovations. Frontiers in Immunology. 2024.
Honing DY, Luiten RM, Matos TR. Regulatory T Cell Dysfunction in Autoimmune Diseases. International Journal of Molecular Sciences.
Josefowicz, S. Z., Lu, L. F., & Rudensky, A. Y. (2012). Regulatory T cells: Mechanisms of differentiation and function. Annual Review of Immunology, 30, 531–564.
Kümmel J. Opportunities and challenges harnessing antigen-specific Tregs / CAR-Tregs for IBD. Frontiers in Immunology, 2025.
Laukova M. Regulatory T cells as a therapeutic approach for... European Journal of Immunology (2023).
Lee, J. H., & Chi, H. (2025). The metabolic regulation of Treg cells in health and disease. Cell Metabolism, 37(1), 45–61.
Li Y. Potential anti-tumor effects of regulatory T cells in the tumor microenvironment: a review. Journal of Translational Medicine. 2024.
Pan Y. Regulatory T cells in solid tumor immunotherapy. Cell & Cancer Review (2024/2025).
Park, J., Kim, Y. G., & Lee, S. H. (2024). Microbiota-derived signals shaping regulatory T cell function. Science Immunology, 9(84), eadi8824.
Sakaguchi, S., Mikami, N., Wing, J. B., Tanaka, A., Ichiyama, K., & Ohkura, N. (2020).
Regulatory T cells and human disease. Annual Review of Immunology, 38, 541–566.
Sharma, A., & Yadav, M. (2024). Revisiting immune tolerance: Regulatory T cells in autoimmunity and cancer. Nature Reviews Immunology, 24(3), 145–162.
Sumida TS et al. The regulation and differentiation of regulatory T cells and ... Review. 2024.
Vignali, D. A. A., Collison, L. W., & Workman, C. J. (2008). How regulatory T cells work. Nature Reviews Immunology, 8(7), 523–532.



Yorumlar